Her geçen gün çarpık bir kentleşmeye dönüşen Sinop, o eski “ SİNOP CENNET GİBİ “ sözünü tarihe gömüyor!
Çünkü çirkin bir yapılaşma hâkimiyetinin kurulmakta olduğu aşikâr bir şekilde gözlemlenen Sinop’ta o eski doğal güzellik yavaş yavaş kaybolarak, yerini beton yığınlarına bırakıyor.
Yıllar önce yüzlerce zeytin ağaçlarının bulunduğu ve artık semt adı olarak anılan “ Zeytinlik “ alanı şimdi sadece şehir içi dolmuşlarında tabela ismi ile kalırken, üzerinde ise 11 kat yüksekliğe varan beton binalar dolduruldu. Ada mahallesi derseniz keza aynısı. Sinop’un 50-100 yıl sonraki geleceğini hesaplamadan yapılan projeler ile çirkin bir kentleşme ortaya çıkartılarak, gelecek nesil’e kötü bir şehir mirası bırakılıyor. Sinoplular şehrin mimari yapılaşmasının çok çirkin bir şekilde yol aldığını belirterek “ Tarihi dokulara bile aldırış edilmeden, üç tarafı denizle çevrili dünyada nadir bulunan eşsiz doğal güzelliğine bakılmadan ve de geleceği hiç düşünülmeden salt günü kurtarmak amacı ile yapılan bu mimari gelişme Sinop’un doğal güzelliğinin katledilmesinden öte bir şey değildir.”diyerek, bu çirkin kentleşmenin bu hale gelmesinde geçmişteki ve günümüzdeki belediye başkanlarının büyük katkısı olduğunu belirttiler.